Şu son yıllarda yaşadıklarımızı kıyasladığımızda kendimizi acı içinde bir gerçekte bulduğumuz hepimizin gündemindedir...
Her Ruh kendisine gerekli olan hayatı yaşıyor. Tekamülünü tamamlarken ruh ihtiyacı olan olaylar silsilesini yaşar. Ruhumuzu bir demir olarak düşünelim. Demirci ustası o demiri har ateşte, nar gibi oluncaya kadar tutar. Sonra çıkarıp çekiçle dövmeye başlar ve tekrar ateşin içine sokar ve tekrar çıkarıp cekiclemeye başlar. Demir ne olduğunu anlamaz. Onun gözünden bakıldığında acı çekiyor işkence görüyordur. Sürekli ateş sürekli cekiclenmeye maruz kalıyordur. Evlatlarımıza küçüklüğünden beri vermeye çalıştığımız terbiye sırasında evlatlarımızdan tepki almadıkmı?Devletler, Dinler insanları doğru yola sokmaya çalışırken insanların tepkileri olmadımı?! Demire dönelim Bu esnada, Demir artık yavaş yavaş şekil almaya başlamıştır. Kendisine haksızlık edildiğini düşünen demir son halini aldığında parlak keskin ve sivri bir kılıç olmuştur. Şimdi sorulması gereken asıl soru demirci ustası acımasız birisi midir? Yoksa sanatkar bir usta mıdır? Bugün eğitimi ve güzel ahlaklı yetişssin diye uğraştığımız evlatlarımız, üniverste bitirip her biri hayırlı biri olduğunu düşünün?! Onları terbiye ederken konulan kurallar bizi acımasızmı yapar? Yoksa iyi evlat yetiştiren ebebynlermi? Yaradanın izniyle, Devletler ve Dinler kötü olmayan, kurallara uyan insan kalıbı ortaya çıkardıkları gibi..
Hayat bizleri bazen ateşin icine de sokacaktır, bazen de cekicleyecektir. Şu 2020 de yaşadıklarımız gibi, Ruhun son halini alması için ne yapılması gerekiyorsa onu yapacaktır. Ne eksik ne fazla. Keskin bir kılıç olmak için bu meşakkatli yolda kendimizi yaratıcıya teslim etmekten başka bir kurtuluşumuz yoktur. Tırtılın Kelebek olmasını hatırlayın
Erdeme ulaşmanın bedeli ağırdır. Hic kimse kurban hiç kimse mağdur değildir. Sadece Ruhun mukkemmelliyete ulaşabilmesi için yaşanan olaylar silsilesi vardır. Bu yüzden bizlerin en büyük dayanağı sabırdır. Sabırlı olun. Hayat zayıflara tolerans göstermez.
Bu hayatta hepimiz cezanın veya ödülün olmadığını sadece öğrenilecek derslerin olduğunu bilmeliyiz. Eğer hayatımızı iyice gözlemlersek sürekli başımıza gelen olayların arkasında almadığımız dersler olduğunu görürüz. O dersi alana kadar bu zincir sürecektir. öğrenmemiz gerekeni öğrenip ruhumuzu tekamül ettirdiğimizde döngü başlar
Canın yandığında gözlemle bak, Hayat sana birşeyler öğretmeye çalışıyordur. ‘Bu durum neden benim başıma geliyor´ yerine, ‘Bu durum bana ne öğretmek istiyor? Bu durumdan ne ders çıkarabilirim?´ dersen; Hayatın ne kadar güzelleştiğini farkedeceksin.