Bugün, 15 Aralık 2025 Pazartesi
Tekirdağ Süleymanpaşa Belediyesi eski Başkanı Ekrem Eşkinat, AK Parti Süleymanpaşa İlçe Başkanı Sezai Çetin´in “Sanat mı rant mı” açıklamasıyla birlikte paylaştığı kültür ve sanat etkinlikleri tablosuna sert tepki gösterirken eleştirilen 35 heykelcikten biri de Sezai Çetin´de. Çıksın önce onu açıklasın.” dedi.
Tekirdağ Süleymanpaşa Belediyesi eski Başkanı Ekrem Eşkinat, gündeme dair gelişmeleri yanıtlamak üzere Tekirdağ Büyükşehir Gazeteciler Derneğinde basın mensuplarının karşısına çıktı.
Cumhuriyet Halk Partisi Süleymanpaşa Belediye Meclis Üyeleri Emin Benan Utku, Ufuk Bekir Ersöz, Murat Uysal, Ömer Taş ve Serkan Eriş´in de Eşkinat´a destek vermek üzere katıldığı toplantıda Başkan Eşkinat gündeme dair birbirinden önemli açıklamalarda bulunup iddiaları yanıtladı.
AK Parti Süleymanpaşa İlçe Başkanı Sezai Çetin´in sosyal medya hesabında paylaşıp hem Eşkinat´ı hem de Tekirdağlı birçok firmayı karaladığı tablo üzerine konuşarak sözlerine başlayan Tekirdağ Süleymanpaşa Belediyesi eski Başkanı Ekrem Eşkinat, konuşmasında şunları söyledi:
EŞKİNAT: “‘SANAT MI? RANT MI?´ LAFI KABUL EDİLEBİLİR BİR LAF DEĞİL”
“Yayınlanan o tablo geçen dönem birlikte çalıştığımız şuan da ise AK Parti İlçe Başkanlığını yapan arkadaşımızın basına dağıttığı bir tablodur. Tablolar her zaman olayları anlatmak için doğru yöntemlerdir. Umarım bundan sonrada tablolar gelmeye devam eder. Mesela kendisi bizim dönemimizde 5 yıllık meclis üyesidir. O 5 yıllık süreçte nelere pay ayrıldığının tabloları da yayınlanır. Mesela Fen İşlerine yollara ne kadar kaynak aktarıldığı ve bütçenin 100´de kaçı olduğu tablolar halinde aktarılır. Sosyal hizmetlere ayrılan paylar tablolar halinde aktarılır. Bir fotoğraf bütünüyle ortaya konur. Bir taraftan kesip te belli şeyleri değil de bütünü ile kamuoyuna göstermekte fayda vardır. ‘Sanat mı ? Rant mı?´ lafı kabul edilebilir bir laf değil. Sevgili bir arkadaşımızın bir lafı var bu heykel ve resim tablosunu sosyal medyada yayınlayan ´Tavuk gibi yumurtlayıp, kaz gibi ses çıkarmak´ işte aynı bu tabire de uyuyorlar. Bir şeyleri bir ucundan göstererek algı yaratma modeli zaten bu iktidarın başından beri genel ve temel anlayışıdır.
“BİZİM VERİLEMEYECEK HİÇ BİR HESABIMIZ YOKTUR”
Diyorlar ya yapılan şeylerin hiç biri kayıt altına alınmamış. Dördüncü senenin sonunda bütün sanat eserlerinin birer birer resimleri ile beraber kitapçık haline getirildiği bir belge mevcut. Kime yaptırılmış, kaç tane yaptırılmış, cinsi ne, cibilliyeti ne hepsi var. Bizim verilemeyecek hiç bir hesabımız yoktur. Her şeyimiz belli belgeli, bizim ihalesiz işimiz olmaz, bizim antin kuntin ile derdimiz olmaz, bizim avantayla birleştirilmemiz mümkün olmaz çünkü biz farklıyız her şeyimiz belli. Biz havuza para toplayarak ve ne kadar topladığımızı, ne kadar dağıttığımızı açıklayamaz duruma asla gelmeyiz.
“35 HEYKELCİKTEN BİRİ DE SEZAİ ÇETİN´DE!”
Tabloda bir heykeltraşçıdan 35 adet heykel alındığı yazıyor. Düşünüyorum, taşınıyorum bir heykeltraştan 35 heykel alınması mümkün değil. Ama sonra araştırdık, değerlendirdik, bulduk. O heykellerden bir tanesi Sezayi Çetin´de. O dönem meclis üyesiydi. Dönemin sonunda meclis üyelerine 10 cm yüksekliğinde birer heykelcik hediye ettik. Şimdi siz bunu 35 tane heykel alınmış gibi gösterirseniz, burada algıda yanıltma oluyor. Algı ile değil gerçeklerle siyaset yapma alışkanlığını bu arkadaşlar artık kazanması lazım. Bugüne kadar ses çıkarmadık ama insanların ticari itibarlarını dahi her şeyi hiçe saymak hem ahlaka hem vicdana hem de ticari bir itibara uygun değildir.
“BİR ŞEHRİN BÜTÇESİNİN BİNDE 6´SI KÜLTÜRE SANATA HARCAMASI UTANILACAK BİR ŞEYDİR”
Heykelleri beğenirsin yada beğenmezsin bunun bir emeği var. Bu heykelleri günde 100 TL´ye yapacak bir delikanlı var ise buyursun yapsın. Resimlere gelince ´resimler atılıymış depoda´ yok öyle bir dünya. Resimler asılıdır. Asılı olmayanları da normal galeri formatında Kültür Müdürlüğünde bir oda da sürgülü askılarda muhafaza altında. Ben sanat eserini depoda rezil olmaya terk edeceğim, yapmayın arkadaşlar böyle bir şey olmaz. Açıklanan o tablodaki rakamların içerisinde neler var. Bu rakamların içerisinde 10 çalıştay, 2 tane yurt dışı, sayısız yurtiçi sergi, 1 tanede müze var. Çok ilginç bir şey var listede 10 tane tablo almışız ve 374 bin tl vermişiz. Biz bu paraya bir tane müze oluşturmuşuz. Gidin bakalım müzeye 18 tane mi resim var yoksa 58 tane mi resim var. Biz masraf ederek bu şehre bir müze kazandırmışız. Ama algı sahilde ki bir avuç heykel. Toplam çalıştaylarda yapılan heykel sayısı 38´dir. O yayınlanan listede 5 yıllık oran bulunuyor. Listenin bütçeye oranına baktık 5 yılda harcadığım paranın binde 6´sıdır. Bir şehrin bütçesinin binde 6´sı kültüre, sanata harcaması utanılacak bir şeydir aslında. Keşke 6´nın yanına bir sıfır daha koyabilseydik. Keşke bu şehrin çocuklarını sanatla daha bütünleştirebilseydik. Bu şimdi bir cambaza bak olayıdır. Kamuoyunu bir yere kitleyeceksiniz, polemiği. O eksenin üzerinden sürdüreceksiniz sonra da yapılan bütün işleri göz ardı edeceksiniz. Arkadaşlar yemezler. Bu şehrin 5 sene içinde ne kadar kazıldığını ne kadar yol yapıldığını herkes biliyor. Sıkıntı çekmedik mi? Çektik. Ama bu şehrin bütün altyapısının dönüştüğü dönem bu dönemdi. O da bize rastladı. Hiçte şikayetçi değilim. Bu şehirde yaşayan biri olarak sağlam bir alt yapıya kavuşmanın memnuniyetini yaşıyorum. Bence yapılan yolların, Fen işlerine harcanan bedellerinde tablolarını yayınlasalar çok daha sağlıklı olur. Tarımı bitiren bu politikaları tekrar eski haline, işlevine geri getirmeye yönelik çaba gösterseler, böyle abuk subuk tablolar yayınlamaktan, vatandaşı yanıltarak algı oluşturmaya çalışmaktan çok daha hayırlı işler yapmış olurlar.
“DEDİLER Kİ EŞKİNAT´IN YOLSUZLUK DOSYALARINI SEÇİMDEN SONRA SAVCILIĞA VERECEĞİZ. EEE NEREDE DOSYALAR?”
Gelelim çöp konusuna. Ben bu çöpten çok çektim. Hiçbir şeyde çıkaramadılar. En son bir arkadaşın bagajındaydı. Dediler ki Eşkinat´ın yolsuzluk dosyalarını seçimden sonra savcılığa vereceğiz. Eee nerede dosyalar? Bagajda. Bu söyledilerinde doğrudur dedim. Aramızda ki fark bu zaten onun geçmişinde açıklayamadığı bir bagajı var. Bende bagaj yok. Arada ki fark bu. Herkes oturduğu yeri de, kendisini de bilecek . Adımını atarken ona göre atacak.
“BURASI BİR TİCARİ KURULUŞ DEĞİL ARKADAŞ, SİZİN MÜTEAHHİTLİK İŞLERİNİZE BENZEMEZ BU İŞ”
“Alzheimer Merkezinin maliyeti yüksek tabi. Burası bir ticari kuruluş değil arkadaş, sizin müteahhitlik işlerinize benzemez bu iş. Bunun bir sosyal boyutu var. Vatandaş vergiyi bu nimetlerden faydalanmak için veriyor. İhtiyaçları karşılansın diye veriyor. Siz alzheimer´ın bakımını yük olarak algılarsanız. Doğru yer para kaybediyorsunuz. Para kazanmıyorsunuz ama görevinizi yapıyorsunuz
“ADINA NE DERSENİZ DEYİN BENİ İLGİLENDİRMİYOR YETER Kİ O ÇOCUKLARA DESTEK VERİN”
Süleymanpaşa ilçesine 2 tane müze oluşturduk. Müze ne işe yarar diyorlar. Ne işe yaradığını bütün dünya biliyor. Bir gün bu arkadaşlarda öğrenir inşallah. Onu haricinde bağ bozumu festivalini iptal edilmiş. Çünkü bağcılığa gerek yok. Burası bağcılıkla kalkınabilecek bir bölge. Bunu da kulaklarının bir tarafına koymalarında fayda var. Bir de isimlere takıklar. Bu isimler bu şehrin eski isimleri bunda utanılacak bir şey yok. Ne Rodosto dediğimizde Rum oluyoruz ne de Bisanthe deyince Bizanslı oluyoruz. Biz Trakya derken Trak mıyız? Rodosto Cup´ın adını değiştirdi. Bunun işlevi lazım. Tekirdağlı yelkencilerin geldikleri nokta belli, dünya da geldikleri nokta belli. Doğru yere destek vermişiz. Sizde destek vermeye devam edin. Adına ne derseniz deyin beni ilgilendirmiyor. O çocuklara destek verin.”
