Tarih: 21.05.2015 11:52

EDA NUR IŞIKSAL SORDU OSMAN HOROZOĞLU CEVAPLADI

Facebook Twitter Linked-in

Gazetemizin genç köşe yazarı Eda Nur Işıksal, eğitimci Osman Horozoğlu ile keyifli bir röportaj yaptı.

IŞIKSAL SORDU OSMAN HOROZOĞLU CEVAPLADI

Gazetemiz köşe yazarlarından Eda Nur Işıksal sordu Osman Horozoğlu cevapladı. Bu hafta Tekirdağ’ın eğitim alanında ileri gelen isimlerinden Osman Horozoğlu gazetemizi kırmayarak sorularımızı yanıtladı. Horozoğlu, bir eğitimci olarak görüşlerini ve çalışmalarını bizimle paylaştı.

*Hocam öncelikle bizi kırmayıp röportaj talebimizi kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz. Tekirdağ’a büyük hizmetleri dokunmuş önemli bir eğitimci olduğunuzu biliyoruz. Ancak sizi daha yakından tanımak ve okurlarımıza tanıtmak istiyoruz. İlk sorumuz da bu bağlamda olacak. Osman Horozoğlu kimdir?

Gaziantep doğumluyum Mersin’de büyüdüm. 15 yıldır Matematik geometri öğretmenliği yapıyorum. İki matematik kitabı yazdım, 8 yıldır Tekirdağ’da eğitim sektöründe çeşitli kurumlarda çalıştım ve 2013 yılında Özel Tekirdağ Anadolu Sağlık Meslek Lisesini kurdum. 2014 yılında ise Özel Tekirdağ Aydın Anadolu Lisesini kurdum. Şu an iki okulumuzda yaklaşık 400 öğrenci ile eğitim hayatını sürdürmekte.

*Tekirdağ ve diğer illerimizdeki eğitime bakış açınız nedir?

Ben öğretmenlik yaptığım süre içerisinde Adıyaman, Gaziantep, Mersin, Kilis ve Tekirdağ illerinde çalıştım. Bir kurumda Türkiye geneli matematik bölüm başkanlığı yaptım. Bu vesile ile birçok ilimizde seminerlere katılma fırsatı buldum. Gözlemlerime göre Tekirdağ’ımız eğitim seviyesi olarak bulunduğu noktayı hiç mi hiç hak etmiyor. İller arası sıralamaya baktığımızda yerleştirmede şehrimiz ilk 3’e girerken başarı sıralamasında Tekirdağ 40’lı sayılarda yer alıyor. Bu tablo sizce de oldukça ilginç değil mi? Bu olayın sebebini araştırdığımızda ise Tekirdağ’daki öğrenci kitlemizin tercihlerini hiç düşünmeden yaparak gidecekleri bölümlerin içeriğini bilmeden ‘neresi gelirse ben gideyim’ mantığıyla hareket etmeleri olacaktır. Liselerimizde bulunan eğitim bilimleri tarafından yeterince bilgilendirilmeyişleri de buna dahil olmaktadır. Bir örnek verecek olursak sadece puanları düşük olduğu için, sırf üniversiteye yerleşmek ümidi ile yüzlerce öğrencimiz üniversite tercihlerinde iktisat işletme vb. bölümlerini yazıp gidiyorlar. Okullarını bitirip geldiklerinde birçoğu kendi alanında iş bulamayıp cafe ve mağaza gibi yerlerde çalıştıklarına şahit oluyoruz. Şunu içtenlikle söyleyebilirim ki büyüyen gelişen Tekirdağ’ımızda birlikte el ele bu durumu ortadan kaldırmalıyız. Bu durumun Tekirdağ’a yakışmadığına inanıyor ve kurduğum iki eğitim kuruluşuyla ve ekibimle beraber bu kaderi değiştirmek için Tekirdağ için çalışıyoruz…

*Tekirdağ adına sürdürdüğünüz çalışmalardan biraz bahseder misiniz?

2012-2013 öğretim yılında Kilis ili YGS de Türkiye birincisi oldu. Yaz döneminde Kilis’e gittiğimde Milli Eğitim Şube Müdürü ile sohbet etme olanağı bulmuştum. Siz bu başarı için neler yaptınız çalışmalarınız nelerdi? Sorusuna karşılık müdürümüz bütün liselerimizde öğrencilerimizi birebir takip ettik onları yönlendirdik, deneme sınavları yaptık ve hak ettikleri ilgiyi gösterdik dedi. Şimdi bu doğrultuda kurduğumuz Aydın Anadolu Lisesi’nde bizde öğrencilerimize ek soru çözümleri, öğrenip öğrenmediğini sorgulayabilmeyi, deneme sınavları ve onların içinde bulundukları stresli ve sıkıntılı durumlarını anlayıp onları dinleyip uzman eğitim kadromuzla onların çalışmalarına yön veriyoruz ve YGS de bu yıl %100 başarı sağladık. Şunu biliyoruz ki Tekirdağ’daki tüm devlet liseleri ve özel liselerimiz zaman ve mekan gözetmeksizin mesai saati gözetmeksizin el birliği ile çalışırsak 1 veya 2 yıllık bir süre içerisinde eminiz ki Tekirdağ başarı sıralaması ilk 10’a kadar yükselecektir.

*Gazetemiz aracılığı ile okurlarımıza vermek istediğiniz özel bir mesajınız var mı?

İçinde bulunduğum eğitim kurumları ve çevreden gözlemlediğim kadarıyla ebeveynlerimiz çocuğunu okula, dershaneye gönderip, özel ders aldırıp, çocuğuna bir haftada 100 120 saat ders olanağı sağlayarak (ki günlük 15 saate tekabül eder) “ben bu çocuğuma daha başka ne yapabilirim?” gözüyle bakıyorlar. Unutulmamalıdır ki bir öğrencinin bir konuyu anlayıp davranışa dönüştürmesi ancak ve ancak önce aile sevgi ve ilgisi sonra okulunun takibi, yönlendirmesi, kısacası uyumlu bir sistemle sağlanabilir. Öğretmenlik gerçekten kutsal bir meslek. Sevilmeden yapılacak bir meslek değil. Karşımızdaki kitlenin özellikleri, ruhsal durumları kısacası öğrencinin her açıdan başarılı olması için meslektaşlarımın dikkati ve gayreti çok önemli. Ve unutmayalım ki her öğrencinin bir üst çıtası vardır. Önemli olan da bunun farkında olmak ve atılan her adımda başarıyı amaç edinmek… Gazetenize çok teşekkür eder, kaleminizin her geçen gün güçlenmesini dilerim…

Olay Aktif Gazetesi olarak Sayın Osman Horozoğlu’na teşekkür ediyor, başarılı çalışmalarının devamlılığını diliyoruz.

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —